10-01-2022, 03:04 PM
[attachment=133316]
Neandertal Nedir? Primat Nedir?
Neandertal Nedir?
Köken bilimi
İlk neandertal fosili Almanya'nın Düsseldorf kenti yakınlarındaki Neander vadisinde 1856'da bulundu. Bu nedenle Neandertal ismi verildi.[9] Almanca "tal" ve eski Almanca'da "thal" sözcükleri vadi anlamına gelir.
Keşif
Ana madde: Neanderthal 1
Neandertal holotipi Neanderthal 1
Orijinal Neandertal fosili, 1856'da Almanya, Düsseldorf yakınlarındaki Mettmann'da keşfedildi. Neandertal taksonunun holotipi Bonn'da, Rheinisches Landesmuseum'da tutuluyor ve konferansı aynı şehirde Rheinische Friedrich-Wilhelms Universität'ta yapıldı.[10]
Yaşadıkları dönem ve bölge
Bir yetişkinin restorasyonu
Neandertaller günümüzden yaklaşık 200 ila 100 bin yıl önce ortaya çıkmışlardır. Soyları yaklaşık 35 bin yıl önce tükenmiştir.[9] Atlantik kıyılarından Orta Asya'ya, en kuzeyde Belçika'dan, güneyde Akdeniz ve güneybatı Asya'ya kadar olan bölgede yaşamışlardır.[9]
Neandertaller muhtemelen Avrupa'da, soğuk iklim koşullarına uyum sağlayabilmek amacıyla ortaya çıktı.[11] Daha sonra batı Asya'ya ulaştı ve muhtemelen Levant'da (doğu Akdeniz) Homo sapiens ile karşılaştı. Neandertalların Afrika'ya ya da Özbekistan'ın doğusuna ulaştıkları konusunda herhangi bir iskeletsel kanıt yoktur.[11]
Evrimi
A skull missing its incisors and canines
1.Aşama:Muhtemel ön Neanderthal, H. erectus-Homo heidelbergensis, (Tautavel Adamı, ~500,000 yıl önce)
A skull with jaw missing its lower incisors and canines, and all of its upper teeth except for one incisor and its molars, and a broken right brow ridge
2.Aşama:Muhtemel arkaik Neanderthal, H. heidelbergensis (Miguelón, 430,000 yıl önce)
A skull missing teeth with a large gash between its eyes, and a well-defined gaping hole on its left braincase
3.Aşama: Erken Neanderthal (Saccopastore I, 130,000 yıl önce)
A skull missing all of its teeth
4.Aşama: Klasik Avrupalı Neanderthal (La Chapelle-aux-Saints 1, 50,000 yıl önce)
Neanderthal evrimi[12]
Büyük ölçüde H. heidelbergensis'in, popülasyonlar sırasıyla Avrupa, Asya ve Afrika'da izole edilmeden önce Neandertallerin, Denisovalıların ve modern insanların son ortak atası olduğu düşünülmektedir.[13] Neandertal/insan ayrımı için çok sayıda tarih önerilmiştir. Yaklaşık 250.000 yıl öncesine ait tarih, "H. helmei" nin son ortak ata olduğunu belirtir ve bölünme, Levallois taş alet yapma tekniği ile ilişkilidir. Yaklaşık 400.000 yıl öncesinde ayrıldığı teorisi, H. heidelbergensis'i son ortak ata olarak kullanır. 600.000 yıl öncesinde ayrıldığı teorisi ise, "H. rhodesiensis"in modern insan soyunun ve bir H. neanderthalensis/H. heidelbergensis olarak ayrılan soyun son ortak atası olduğunu belirtir.[14]
Genetik kanıtlar, Sima de los Huesos homininlerinin (Miguelón) sonraki Neandertallerin ataları olduğunu gösteriyor. Ancak, onları Homo heidelbergensis'e dahil edip etmemeleri veya Homo neanderthalensis'in erken üyelerini temsil edip etmemeleri konusunda tartışmalar var.[15]
Modern insan ile akrabalığı
Filogeni
Homo sapiens
Denisova insanı (Denisova Mağarası'ndan)
Denisova insanı (Baishiya Karst Mağarası'ndan)
Neanderthal (Denisova Mağarası'ndan)
Neanderthal (Sidrón Mağarası'ndan)
Neanderthal (Vindija Mağarası'ndan)
2019 filogenisi, antik proteomların ve genomların modern türlerinkilerle karşılaştırılmasına dayanmaktadır.[16]
Neanderthaller ve Modern insanlar
Neandertallerin soyunun modern insanlardan ne zaman ayrıldığı belli değildir; çalışmalar, 315.000 ila 800.000 arasında değişen çeşitli aralıklar üretmiştir.[17][18] Neandertallerin ataları H. heidelbergensis'ten ayrılma zamanı da belirsizdir. En eski potansiyel Neandertal kemikleri 430.000 yıl öncesine dayanıyor, ancak sınıflandırma belirsizliğini koruyor.[19]
Neandertallerin evrimsel kaderi ile modern insanın ortaya çıkışı doğrudan alakalıdır. Homo sapiens, yaklaşık 200 ila 100 bin yıl önce doğu veya güney Afrika'da ortaya çıkmıştır.[11] Modern insan, yaklaşık 40 bin yıl önce kuzeye doğru yayılmış, bu esnada yerel tarih öncesi insan türlerini sürmüş veya tüketmiştir. Bunun sonucu olarak, güneybatı Asya, Orta Asya ve orta Avrupa'daki Neandertaller çeşitli oranlarda modern insan ırkı tarafından absorbe edilmişlerdir.[9] Modern insana geçişin göreceli olarak geç yaşandığı batı Avrupa'da bile Neandertaller ile ilk modern insanların çiftleştiğine dair kanıtlar vardır.[9]
Fosil kanıtları
Neander Vadisi'nde 1856'da bulunan ilk fosiller 16 parçadan oluşuyordu. İlk etapta bunların tarih öncesi bir insan ırkına ya da anormal bir modern insana ait olabileceği düşünüldü.[9] 1886'da Belçika'nın Spy bölgesindeki bir mağarada bulunan fosiller ilk tespiti haklı çıkardı. Mağaradaki Neandertal fosillerinin yanında, Orta Paleolitik döneme ait taş aletler ve soyu tükenmiş hayvanların fosilleri vardı.[9]
1910'da batı ve orta Avrupa'da bir dizi Neandertal iskeletine ulaşıldı. Bu verilere dayanarak bilimadamları Neandertallerin tam dik ayakta duramayan, modern insandan daha az zekaya sahip bir yarı-insan oldukları sonucuna vardı. O dönemde, daha eski insan formları yaygın olarak kabul görmediği için, Neandertallerin insansı maymunlar ile modern insan arasında bir tür olduğu, modern insandan çok farklı oldukları için de insanın atası olamayacakları düşünüldü. II. Dünya Savaşı'ndan sonra bu görüşün hatalı olduğu, evrimsel bir bakış açısıyla Neandertal ve modern insanın oldukça yakın olduğu görüşü hakim oldu. Bu nedenle Neandertaller Homo sapiens türüne dahil edildi ve sıklıkla "Homo sapiens neanderthalensis" olarak anılmaya başlandı. Yakın dönemde Neandertaller Homo sapiens olarak değil de yakın fakat farklı bir tür olarak, "Homo neanderthalensis" şeklinde adlandırıldı.[9]
Neandertal iskeletleri, birçok arkeolojik materyalle birlikte Avrupa, güneybatı Asya ve en son Özbekistan dahil Orta Asya'da yoğun olarak bulundu. Günümüzde yaklaşık birkaç yüz tane bireye ait Neandertal fosiline ulaşılmıştır. Bunlardan bir kısmı neredeyse tam iskeletlerdir.[9]
Fiziksel farklar
Homo sapiens ile Homo neanderthalensis kafataslarının karşılaştırılması
Neandertaller ile ilk modern insanlar arasındaki en önemli fark güçlülük ve dayanıklılıktır. Neandertaller de tıpkı diğer tarih öncesi insan türleri gibi modern insandan daha güçlü ve dayanıklı canlılardı. İlk modern insanın kol ve baldırları günümüz insanına nazaran daha kalın olmakla birlikte Neandertallere göre daha inceydi. İlk modern insanın el anatomisinin daha hassas tutuş için değiştiği düşünülmektedir. Bacak anatomisinin fazla değişmediği anlaşılmaktadır. Zira tüm Pleyistosen dönemi avcı-toplayıcı topluluklarında hızlı hareket etme önemliydi. Ön dişler küçüldü, yüz kısaldı, çene sivrildi, kaş çıkıntıları küçüldü. Beyin boşluğu daha yukarıya çıktı, yuvarlaklaştı ancak büyümedi. Bunun yanı sıra Neandertallerin geniş kafatasının farklı bir beyin şekli dolayısıyla da farklı bir düşünme yapısına işaret ettiği, bu yüzden de modern insandan daha zeki olabileceği yorumları yapılmaktadır.[20]
Anatomisi
Vücut
Neanderthal insanı ve modern insanın iskelet karşılaştırması, Boule (1912)
Fosil buluntularında Neandertaller'in ortalama yükseklikleri erkeklerde 164 ila 168 cm iken kadınlarda 152 ila 156 cm arasında değişkenlik gösteriyor.[21] Fosillerinin 26 numuneden oluşan örneklerinin incelenmesiyle, ortalama ağırlıklarının erkeklerde 77,6 kg ve kadınlarda 66,4 kg olduğu bulundu.[22]
Beyin
Homo sapiens ve Neanderthal'in kafatası karşılaştırması
Neandertal beyin hacmi, erkekler için ortalama 1.600 cm3 (98 inç3) ve kadınlar için 1.300 cm3'tür (79 inç3),[23][24] modern insanın olası aralığından (yani ortalama olarak erkekler için 1.270 cm3 (78 inç3) ve günümüz kadınlarında 1.130 cm3'tür (69 inç3)) daha büyüktür.[25] 190 ila 25 bin yıl önce 28 modern insan örneği için, cinsiyet dikkate alınmadan ortalama yaklaşık 1.478 cc (90.2 cu inç) idi ve modern insan beyni boyutunun Üst Paleolitik'ten bu yana azaldığı öne sürülüyor. En büyük Neandertal beyni olan Amud 1'in 1.736 cm3 (105.9 inç3)[26] olduğu hesaplandı ve bu, hominidlerde şimdiye kadar kaydedilen en büyük beyinlerden biri. Hem Neandertal hem de insan bebeklerinin ortalama beyin hacmi yaklaşık 400 cm3'tür (24 inç3).[27]
Primat
Primatlar[a] veya iri beyinli yüksek memeliler (Latince: Primates), bir plasentalı memeli takımı. Goril, orangutan, şempanze, gibon ve insan gibi insansıların yanında maymunlar, makimsiler, galagolar, cadı makigiller ve lorigilleri de içerir. Primatların kökenleri 80 ila 55 milyon yıl önce tropikal ormanların ağaçlarında yaşamaya adapte olmaya başlayana küçük kara memelilerinden gelir. 16 familyada sınıflandırılan 430'dan fazla canlı primat türü vardır.[6] Büyük beyinler, görme keskinliği, renk görme, omuz kuşağı gibi birçok primat özelliği, bu zorlu ortamlara adaptasyonları ile oluşmuştur. Primatlar çevik ve hızlı canlılardır. Çoğunluğu ağaçlarda yaşar. Tüm primatlar; ellere, ele benzer ayaklara (ağaçlarda yaşayanlar), ileri bakan gözlere sahiptir.[6][7]
Genel Özellikleri
Anatomik Yapı
Çeşitli maymun ve insansı maymun ayaklarının bir çizimi, Richard Lydekker, 1893
Primatlar, ağaçtaki yaşama uyum sağlamak için genel olarak dört ellidir, bunun yanında kuyruklarını denge ve fazladan tutunma için kullanan türleri bulunur. Elleri çok büyük hareket olanağı sağlar.[8] Diğer etenelilerden ayrı olarak yalnızca primatlarda başparmak ve işaret parmağı cisimleri kavramaya izin veren ve birbirine kenetlenebilen yapıda evrimleşmiştir.
Primatların kafatasının ön tarafında öne bakan gözleri vardır; iki gözlü (dürbün) görüş, tüm büyük insansı maymunların kollara ayrılan ataları için yararlı olan doğru mesafe algılamasına olanak tanır.[9] Göz yuvalarının üzerindeki kemikli bir çıkıntı, çiğneme sırasında zorlanan yüzdeki daha zayıf kemikleri güçlendirir. Nemli burunlu maymunlar, gözlerini korumak için göz yuvasının etrafında bir kemik olan postorbital bir bara sahiptir; aksine, kuru burunlu maymunlar, tamamen kapalı yuvalar geliştirmiştir.[10]
Kafa
Simiyen kafatasları ve beyin kütleleri
Primat kafatası, özellikle antropoidlerde belirgin olan büyük ve kubbeli bir şekle sahiptir. Kafatası, bu grubun ayırt edici bir özelliği olan büyük beyni korur.[9] Endokraniyal hacim (kafatasındaki hacim), insanlarda en büyük insan olmayan primattan üç kat daha büyüktür ve daha büyük bir beyin boyutunu yansıtır.[11] Ortalama endokraniyal hacim insanlarda 1.201 cc, gorillerde 469 cc, şempanzelerde 400 cc ve orangutanlarda 397 cc'dir.[11] Primatların birincil evrimsel eğilimi, beynin, özellikle de duyusal algı, motor komutların üretilmesi, uzaysal akıl yürütme, bilinçli düşünce ve insanlarda dil ile ilgili neokorteksin (serebral korteksin bir parçası) detaylandırılması olmuştur.[12] Diğer memeliler büyük ölçüde koku alma duyularına güvenirken, primatların ağaç yaşamı, dokunsal, görsel olarak baskın bir duyu sistemine,[12] beynin koku alma bölgesinde bir azalmaya ve giderek daha karmaşık sosyal davranışlara yol açmıştır.[13]
Zekâ
Primatlar, memelilerin en zekilerinden biridir. Hayatta kalma mücadelesinde aşırı hız veya güç gibi sivrilmiş fiziksel avantajları bulunmamasına rağmen, zekâlarının getirmiş olduğu kurnazlık, yaratıcılık ve alet kullanma[14] gibi avantajlarla başarılı olurlar.[8]
Davranış
Yeni Dünya maymunları; kuyruklarını, sarılma, kavrama, sallanma, tırmanma ve yiyecek toplamada üçüncü bir el gibi kullanırlar. Düşen yavrularını kurtarmada ve bir ağaçtan diğerine geçmede kuyruklarından maharetle istifade ederler. Bunun için bir ağacı elleriyle kavrarken diğerini de ayakları ve kuyruğuyla kavrayarak bir köprü kurarlar. Yavrular da buradan koşarak geçerler. Bazı türlerin kuyruk uzunluğu boylarından fazladır. İki beyin yarı küresinden biri kuyruğu ötekisi de diğer vücut olaylarını yönetir.
Eski Dünya maymunları hafif ve ufak bedenlidir. Beyinleri daha büyük ve karmaşık olduğundan Yeni Dünya maymunlarından üstündür. Çok az kuyrukları vardır. Kuyruklarının sarılma ve kavrama özellikleri yoktur. Fakat kuyrukları dengelerini sağlamada, duruş vaziyetlerinde ve hatta haberleşmede rol oynar. Maymunun kuyruğunu tutuş vaziyeti, onun sosyal ve hissi durumunu belirtir. Maymunların ayak, taban ve yüzlerinin dışında vücutları tüylüdür. Kaba etleri kılsız olanlar da vardır. Kılsız yerleri kırmızımsı veya mavi renktedir. Büyüklükleri çok değişiktir. Boyları 12–13 cm olan makilerle sahibinin cebine veya bir bardağa rahatça sığabilen minik marmosetten 300 kg ağırlığı olan gorile kadar farklı birçok türü vardır.
Koku alma duyuları çok zayıf olmasına rağmen, görme ve işitmeleri güçlüdür. Çoğunlukla gündüz faaldirler. Çoğunlukla otçul memelilerdir. Ağaç filizleri, yaprak, çiçek, tohum ve meyveler başlıca yiyecekleridir. Bunun yanında böcek, yumurta, leşle beslenip daha iri hayvanların etiyle de beslenen omnivorlar da vardır. Çoğu gruplar halinde tecrübeli bir erkeğin başkanlığında yaşar. Birkaç dişi ve yavrulardan meydana gelen tek erkekli gruplar da vardır. Hamilelik devreleri türlerde farklıdır.
Doğu Brezilya'da yaşayan kuyruğu beyaz halkalı kuisiti (veya ipek maymuncuk) nin gebelik süresi 3,5 aydır. Dişiler yavrularını göğüslerinde veya sırtlarında taşır. Aşırı derecede sevgi gösterirler. Tehlike karşısında erkek sürüyü kahramanca savunur. Primatların vücutları tırmanmaya, sıçramaya, el ve ayakları da kavramaya uygundur. El ve ayaklar beş parmaklıdır. Baş parmak diğer parmakların karşısına geldiğinden, cisimleri mengene gibi rahatça kavrarlar. Kanca tırnaklı birkaç türün dışında çoğunun el parmakları yassı tırnaklıdır. Colobus ve Ateles gibi cinslerde başparmak bulunmaz. Yiyeceklerini ağızlarına götürmek için ellerini kullanırlar. Ellerini kullanmakta çok mahirdirler. Bir kısmı küçük yiyeceklerin tohumlarını çıkarmak için baş ve işaret parmaklarını rahatça kullanırlar.
Yaşadıkları coğrafya
Berberi şebeği
Primatlar tüm dünyaya yayılmışlardır. İnsan dışındaki primatlar başlıca Güney ve Orta Amerika'da, Afrika'da ve Asya'nın güneyinde bulunurlar. Bazı türlerin yaşadıkları alanlar, Amerika kıtasında Meksika'nın güneyi ile Asya'da Japonya'nın kuzeyi kadar kuzey bölgelere ulaşır.
Ekvator'un 40° kuzey ve 40° güney enlemleri arasında rastlanırlar. Avrupa'da yalnız Cebelitarık kıyılarında bulunurlar (Berberi şebeği). Bunların da Afrika'dan geldikleri sanılmaktadır.
Evrimsel tarih
Ana madde: Primatların kökeni ve evrimi
Ayrıca bakınız: İnsanın evrimi
Primatların Euarchontoglires içerisindeki yeri
Genel olarak kabul gören euarchontoglires kladogramı aşağıda gösterilmiştir:
Euarchontoglires
Glires
RodentiaRuskea rotta.png
LagomorphaLepus timidus - 1700-1880 - Print - Iconographia Zoologica -(white background).jpg
Euarchonta
ScandentiaDie Säugthiere in Abbildungen nach der Natur, mit Beschreibungen (Plate 34) (white background).jpg
Primatomorpha
DermopteraCynocephalus volans Brehm1883 (white background).jpg
Primates
Strepsirrhini
LemuriformesFMIB 46849 Primates Maki Moccoe Lemur catta (white background).jpeg
LorisiformesNycticebus (white background).jpg
Haplorrhini
TarsiiformesSäugethiere vom Celebes- und Philippinen-Archipel (Taf. III) (white background) (1).jpg
Simiiformes
PlatyrrhiniDie Säugthiere in Abbildungen nach der Natur, mit Beschreibungen (Plate 8) (white background).jpg
CatarrhiniCynocephalus doguera - 1700-1880 - Print - Iconographia Zoologica - Special Collections University of Amsterdam - (white background).tiff
Diğer yorumlar, Dermoptera ve Scandentia'yı, primatların kardeş grubu olarak "Sundatheria" adlı bir grupta birbirine bağlar.[15][16] Bazı yeni araştırmalar, Scandentia'yı Glires kardeş taksonu olarak kabul ederek Euarchonta'yı geçersiz kılıyor.[17][18]
En güncel filogenetik analizlere göre oluşturulmuş kladogram:
Euarchontoglires
Scandentia (sivri sincapçıklar)Die Säugthiere in Abbildungen nach der Natur, mit Beschreibungen (Plate 34) (white background).jpg
Glires
Rodentia (kemirgenler)Ruskea rotta.png
Lagomorpha (tavşanlar, yabani tavşanlar, pikalar)Lepus timidus - 1700-1880 - Print - Iconographia Zoologica -(white background).jpg
Primatomorpha
Dermoptera (kolugolar)Cynocephalus volans Brehm1883 (white background).jpg
Primates (†Plesiadapiformes, Strepsirrhini, Haplorrhini)Cynocephalus doguera - 1700-1880 - Print - Iconographia Zoologica - Special Collections University of Amsterdam - (white background).tiff
Tarih
Ana madde: Fosil primatlar listesi
En eski primatlardan biri olan Plesiadapis, yaklaşık 55 milyon yıl önce Kuzey Amerika ve Avrupa'da yaşadı
Tüm primatların son ortak atasının yaklaşık 74-77 milyon yıl önce yaşadığı bilgisi moleküler genetik çalışmaların bir sonucudur.[19][20] Bu da nemli burunlu maymunlar (Strepsirrhine) ile kuru burunlu maymunların (Haplorrhini) yaklaşık olarak bu dönemde birbirinden ayrılması gerektiğini savunur; ancak fosil buluntuları bunu biraz daha ileriye taşır. Fosil buluntularına göre ilk gerçek primatlar (Euprimates, öprimat) 55 milyon yıl önce (Paleosen-Eosen sınırı) ortaya çıkmıştır.[21]
Plesiadapiformlar
Ana madde: Plesiadapiformes
Plesiadapiformlar (Plesiadapiformes), primatlara öncül olan, ağaçsıl adaptasyonlara sahip, bazı üyelerinin böcek, bazılarının ise meyve veya bitkilerle beslendiği öne sürülen plasentalı memelilerdir. Bunlar 65 milyon yıl önce (Purgatorius ve Ursolestes) ortaya çıkıp 40 ila 50 milyon yıl önce (prosimiyenlerin ortaya çıkışıyla) yok olmuşlardır.[22]
Prosimiyenler (Prosimii)
Ana madde: Önmaymunlar
Necrolemur, Amerika'nın son prosimiyenlerindendir.
İlk gerçek primatlar, Eosen devresinde Kuzey Amerika, Avrupa, Asya ve Afrika'da bulundu. Bu erken primatlar, makiler gibi günümüzün prosimiyenlerine benziyordu. Bu erken primatlarda, daha büyük beyinler, gözler ve daha küçük ağızlıkların yaygınlaştığı evrimsel değişiklikler devam etti. Eosen'in sonunda, erken prosimiyen türlerinin çoğu, daha soğuk sıcaklıklar veya ilk maymunlardan (Anthropoidea) gelen rekabet nedeniyle yok oldu.[23]
Mevcut nemli burunlu primatlar, muhtemelen orta Eosen'de adapiformlardan türedi. Bir popülasyon kısa süre sonra (~40 myö) Madagaskar'a göç etti ve günümüz makimsilerine yol açtı.
Mevcut tek tarsiiformlar olan cadı makiler, muhtemelen Erken ila Orta Eosen'de maymunların atalarından ayrıldı. Omomyoidlerin cadı makilerin doğrudan ataları olduğu kabul edilir; ancak maymunların ataları olup olmadıkları belirsizdir.[24]
Maymunlar (Anthropoidea/Simiiformes)
Ana madde: Maymunların evrimi
Aegyptopithecus, üst Eosen'de (Priaboniyen) şimdiki Mısır'da yaşamış bir ilkel maymun.
İlk olarak orta Eosen'de (40-45 myö) muhtemelen Asya'da ortaya çıkan maymunlar (bkz. Eosimiidae), daha sonra Afrika'ya göç ettiler; Eosen'in sonunda (yaklaşık 33-35 myö) bir grubun Güney Amerika'ya göç etmesiyle iki ana gruba ayrıldılar: Yeni Dünya maymunları (Platyrrhini) ve Eski Dünya maymunları (Catarrhini).
Oligosen'de (~ 25 myö) Eski Dünya maymunlarından köpeksi maymunlar (Cercopithecidae) ile insansı maymunların (Hominoidea) soyları birbirinden ayrıldı. En erken köpeksi maymunlara Orta Miyosen'de (~ 16 myö) rastlanırken, insansı maymunların fosil kaydı Alt Miyosen (~ 23 myö) ile başlar.
Miyosen'de çeşitlenen insansı maymunlardan en erken ayrılan dal (~ 16 myö) gibonlara (Hylobatiidae), daha sonra orta Miyosen'de ayrılan Ponginae grubu ise orangutanlara (Pongo) yol açtı. Birlikte Homininae alt familyasını oluşturan goril, insan ve şempanzelerin son ortak atasının yaklaşık 10 milyon yıl önce yaşadığı düşünülürken; şempanzelerle (Pan cinsi; bonobo ve bayağı şempanze) insanların (Homo) son ortak atalasının 6.5 ila 9.3 milyon yıl önce yaşadığı düşünülür.[25] Goril ve şempanzelerle ilgili fosil kayıtları çok azdır, bu nedenle evrimsel tarihleri ile ilgili bilinenler genellikle genetik kanıtlara dayanmaktadır; insanlarla ilişkili avustralopitesinlerin ise birçok Pliyosen ve Pleyistosen (5.3–0.012 myö) fosili bilinmektedir.[26]
Sınıflandırma
Primatları ilk kez sınıflandıran Carl von Linné, onları yalnızca 4 cinse ayırmıştı: Homo (insanlar ve şempanze), Simia (diğer insansı maymunlar ve maymunlar), Lemur (prosimiyenler) ve Vespertilio (yarasalar).
Primatlar takımı uzun süre Önmaymunlar, Yeni Dünya maymunları ve Eski Dünya maymunları olarak üç alt takıma ayrılmıştır. En güncel sınıflandırmalara göre nemli burunlular ve kuru burunlular olarak iki alt takıma ayrılırlar.
Aşağıdaki diyagram, yaşamakta olan primatların muhtemel bir sınıflandırmasını göstermekte olup[27][28] ortak isimler taşıyan gruplar sağda gösterilmiştir.
Primatlar
Strepsirrhini
Lemuriformes
Lemuroidea
Cheirogaleidae
Daubentoniidae
Lemuridae
Lepilemuridae
Indriidae
Lorisoidea
Lorisidae
Galagidae
Haplorrhini
Tarsiiformes
Tarsiidae
Simiiformes
Platyrrhini
Callitrichidae
Cebidae
Aotidae
Pitheciidae
Atelidae
Catarrhini
Cercopithecoidea
Cercopithecidae
Hominoidea
Hylobatidae
Hominidae
Bilimsel isimleri olan bütün grupler monofiletikdirler ve bilimsel tasnif sırası, ilgili neslin evrimsel tarihçesini yansıtır. Ananevî olarak isimlendirilmiş gruplar sağda gösterilmiştir; bunlar (Clark'a göre; yukarı bkz.) "yükselen diziler" meydana getirir ve birçok grup parafiletiktir:
"Prosimiyenler" (ön maymunlar) iki monofiletik grup içerir (Strepsirrhini veya maki alt sınıfı, lorisler ve akrabalarıyla beraber Haplorhini'lerin alt takımı tarsierler); gruplama, Primatlardan türemiş olan Simiiformları dışladığı için parafiletik bir gruplamadır.
"Maymunlar", Yeni Dünya ve Eski Dünya maymunlarından teşekkül eden iki monofiletik grup meydana getirirler. Gruplama, ortak ataları Simiiformlardan türemiş olan üst familya Hominoidleri ihtiva etmediğinden parafiletiktir.
"kuyruksuz maymunlar"ın (İng. "apes") bütünü ve bilhassa "büyük kuyruksuz maymunlar" (İng. "great apes") ihtiva eder. İnsanları içermediğinden bu sıralama parafiletiktir.
Böylece iki grup kümesi ve bundan dolayı meydana gelen farklı isimler uyuşmamakta olup bilimsel isimleri genelde ananevî olan ortak isimlerle denkleştirmekte problem yapmaktadır. Mesela Hominoideler süper familyasını ele alalım. Sağdaki ortak isimler açısından bu grup, kuyruksuz maymunlar ve insanlardan meydana gelir ve gruptaki bütün elemanlar için ortak bir isim yoktur. Buna "hominoidler" gibi yeni bir ortak isim vermek, problemin çözümü için bir çaredir. Başka bir ihtimal de kullanılan ortak isimlerden birini daha geniş kapsamlı olarak kullanmaktır. Mesala 2005'te omurgalı paleontolojicisi Benton, kitabında "Kuyruksuz maymunlar, Hominoideler, bugün gibonları ve orangutanları … gorilleri ve şempanzeleri … ve insanları içerir";[29] dolayısıyla Benton "kuyruksuz maymunlar" diye yazarak "hominoidler"i kastetmiştir. Bu durumda bu grup şimdiye kadar "kuyruksuz maymun" olarak adlandırılken şimdi "insandışı kuyruksuz maymunlar" olarak adlandırılmalıdır.
2005 tarihinden itibaren hangi metodolojinin hakim olacağı konusunda birlik yoktur: ananevî (yani ortak), ama parafiletik isimlerin mi, yoksa sadece monofiletik isimlerin mi kullanılacağı; veya 'yeni' ortak isimlerin veya eski isimlerin adaptasyonlarının kullanılacağı konusu açıktır. Rekabet hâlindeki iki teşebbüs biyolojik kaynaklarda bulunmaya devam edecek, hatta çoğu zaman aynı eserin içinde ve bazen aynı yazarca kullanılmaya devam edecek. Böylece Benton, "kuyruksuz maymunlar"ı insanlara dahil ederken tekrar tekrar "kuyruksuz maymun benzeri" (İng. "ape-like") ifadesiyle "insan yerine kuyruksuz maymun gibi" demek istemiştir; ve başkalarının yeni bir fosile karşı reaksiyonlarını yazarken "Orrorinin … insan olacak yerde kuyruksuz maymun olduğu iddiaları…" demektedir.[29]
Varlığını sürdüren primat familyalarının güncel sınıflaması şöyledir:
Takım Primates
Alt takım Strepsirrhini - Nemli burunlu maymunlar
İnfra takım Lemuriformes - Makimsiler
Familya Cheirogaleidae - Kedi makisigiller 30 tür
Familya Lemuridae - Makigiller 19 tür
Familya Lepilemuridae - Oyuncu makigiller 22 tür
Familya İndriidae - İndrigiller 14 tür
Familya Daubentoniidae - Ayay
İnfra takım Lorisiformes - Lorisiler
Familya Lorisidae - Lorisgiller 9 tür
Familya Galagonidae Galagogiller 19 tür
Alt takım Haplorrhini - Kuru burunlu maymunlar
İnfra takım Tarsiiformes- Uzun bacaklı makiler
Familya Tarsiidae - Cadı makigiller 8 tür
İnfra takım Platyrrhini - Yeni Dünya maymunları
Familya Callitrichidae - Marmosetgiller
Familya Cebidae - Kapuçingiller 56 tür
Familya Aotidae - Gece maymunugiller 7 tür
Familya Pitheciidae - Sakigiller 41 tür
Familya Atelidae - Örümcek maymunugiller 24 tür
İnfra takım Catarrhini - Eski Dünya maymunları
Üst familya Cercopithecoidea - Kuyruklu Eski Dünya maymunları
Familya Cercopithecidae - Köpeksi maymunlar 134 tür
Üst familya Hominoidea - İnsansılar
Familya Hylobatidae - Gibongiller 13 tür
Familya Hominidae - İnsangiller 7 tür
Kaynak ve Dipnotlar :
Wikipedia
Neandertal Nedir? Primat Nedir?
Neandertal Nedir?
Köken bilimi
İlk neandertal fosili Almanya'nın Düsseldorf kenti yakınlarındaki Neander vadisinde 1856'da bulundu. Bu nedenle Neandertal ismi verildi.[9] Almanca "tal" ve eski Almanca'da "thal" sözcükleri vadi anlamına gelir.
Keşif
Ana madde: Neanderthal 1
Neandertal holotipi Neanderthal 1
Orijinal Neandertal fosili, 1856'da Almanya, Düsseldorf yakınlarındaki Mettmann'da keşfedildi. Neandertal taksonunun holotipi Bonn'da, Rheinisches Landesmuseum'da tutuluyor ve konferansı aynı şehirde Rheinische Friedrich-Wilhelms Universität'ta yapıldı.[10]
Yaşadıkları dönem ve bölge
Bir yetişkinin restorasyonu
Neandertaller günümüzden yaklaşık 200 ila 100 bin yıl önce ortaya çıkmışlardır. Soyları yaklaşık 35 bin yıl önce tükenmiştir.[9] Atlantik kıyılarından Orta Asya'ya, en kuzeyde Belçika'dan, güneyde Akdeniz ve güneybatı Asya'ya kadar olan bölgede yaşamışlardır.[9]
Neandertaller muhtemelen Avrupa'da, soğuk iklim koşullarına uyum sağlayabilmek amacıyla ortaya çıktı.[11] Daha sonra batı Asya'ya ulaştı ve muhtemelen Levant'da (doğu Akdeniz) Homo sapiens ile karşılaştı. Neandertalların Afrika'ya ya da Özbekistan'ın doğusuna ulaştıkları konusunda herhangi bir iskeletsel kanıt yoktur.[11]
Evrimi
A skull missing its incisors and canines
1.Aşama:Muhtemel ön Neanderthal, H. erectus-Homo heidelbergensis, (Tautavel Adamı, ~500,000 yıl önce)
A skull with jaw missing its lower incisors and canines, and all of its upper teeth except for one incisor and its molars, and a broken right brow ridge
2.Aşama:Muhtemel arkaik Neanderthal, H. heidelbergensis (Miguelón, 430,000 yıl önce)
A skull missing teeth with a large gash between its eyes, and a well-defined gaping hole on its left braincase
3.Aşama: Erken Neanderthal (Saccopastore I, 130,000 yıl önce)
A skull missing all of its teeth
4.Aşama: Klasik Avrupalı Neanderthal (La Chapelle-aux-Saints 1, 50,000 yıl önce)
Neanderthal evrimi[12]
Büyük ölçüde H. heidelbergensis'in, popülasyonlar sırasıyla Avrupa, Asya ve Afrika'da izole edilmeden önce Neandertallerin, Denisovalıların ve modern insanların son ortak atası olduğu düşünülmektedir.[13] Neandertal/insan ayrımı için çok sayıda tarih önerilmiştir. Yaklaşık 250.000 yıl öncesine ait tarih, "H. helmei" nin son ortak ata olduğunu belirtir ve bölünme, Levallois taş alet yapma tekniği ile ilişkilidir. Yaklaşık 400.000 yıl öncesinde ayrıldığı teorisi, H. heidelbergensis'i son ortak ata olarak kullanır. 600.000 yıl öncesinde ayrıldığı teorisi ise, "H. rhodesiensis"in modern insan soyunun ve bir H. neanderthalensis/H. heidelbergensis olarak ayrılan soyun son ortak atası olduğunu belirtir.[14]
Genetik kanıtlar, Sima de los Huesos homininlerinin (Miguelón) sonraki Neandertallerin ataları olduğunu gösteriyor. Ancak, onları Homo heidelbergensis'e dahil edip etmemeleri veya Homo neanderthalensis'in erken üyelerini temsil edip etmemeleri konusunda tartışmalar var.[15]
Modern insan ile akrabalığı
Filogeni
Homo sapiens
Denisova insanı (Denisova Mağarası'ndan)
Denisova insanı (Baishiya Karst Mağarası'ndan)
Neanderthal (Denisova Mağarası'ndan)
Neanderthal (Sidrón Mağarası'ndan)
Neanderthal (Vindija Mağarası'ndan)
2019 filogenisi, antik proteomların ve genomların modern türlerinkilerle karşılaştırılmasına dayanmaktadır.[16]
Neanderthaller ve Modern insanlar
Neandertallerin soyunun modern insanlardan ne zaman ayrıldığı belli değildir; çalışmalar, 315.000 ila 800.000 arasında değişen çeşitli aralıklar üretmiştir.[17][18] Neandertallerin ataları H. heidelbergensis'ten ayrılma zamanı da belirsizdir. En eski potansiyel Neandertal kemikleri 430.000 yıl öncesine dayanıyor, ancak sınıflandırma belirsizliğini koruyor.[19]
Neandertallerin evrimsel kaderi ile modern insanın ortaya çıkışı doğrudan alakalıdır. Homo sapiens, yaklaşık 200 ila 100 bin yıl önce doğu veya güney Afrika'da ortaya çıkmıştır.[11] Modern insan, yaklaşık 40 bin yıl önce kuzeye doğru yayılmış, bu esnada yerel tarih öncesi insan türlerini sürmüş veya tüketmiştir. Bunun sonucu olarak, güneybatı Asya, Orta Asya ve orta Avrupa'daki Neandertaller çeşitli oranlarda modern insan ırkı tarafından absorbe edilmişlerdir.[9] Modern insana geçişin göreceli olarak geç yaşandığı batı Avrupa'da bile Neandertaller ile ilk modern insanların çiftleştiğine dair kanıtlar vardır.[9]
Fosil kanıtları
Neander Vadisi'nde 1856'da bulunan ilk fosiller 16 parçadan oluşuyordu. İlk etapta bunların tarih öncesi bir insan ırkına ya da anormal bir modern insana ait olabileceği düşünüldü.[9] 1886'da Belçika'nın Spy bölgesindeki bir mağarada bulunan fosiller ilk tespiti haklı çıkardı. Mağaradaki Neandertal fosillerinin yanında, Orta Paleolitik döneme ait taş aletler ve soyu tükenmiş hayvanların fosilleri vardı.[9]
1910'da batı ve orta Avrupa'da bir dizi Neandertal iskeletine ulaşıldı. Bu verilere dayanarak bilimadamları Neandertallerin tam dik ayakta duramayan, modern insandan daha az zekaya sahip bir yarı-insan oldukları sonucuna vardı. O dönemde, daha eski insan formları yaygın olarak kabul görmediği için, Neandertallerin insansı maymunlar ile modern insan arasında bir tür olduğu, modern insandan çok farklı oldukları için de insanın atası olamayacakları düşünüldü. II. Dünya Savaşı'ndan sonra bu görüşün hatalı olduğu, evrimsel bir bakış açısıyla Neandertal ve modern insanın oldukça yakın olduğu görüşü hakim oldu. Bu nedenle Neandertaller Homo sapiens türüne dahil edildi ve sıklıkla "Homo sapiens neanderthalensis" olarak anılmaya başlandı. Yakın dönemde Neandertaller Homo sapiens olarak değil de yakın fakat farklı bir tür olarak, "Homo neanderthalensis" şeklinde adlandırıldı.[9]
Neandertal iskeletleri, birçok arkeolojik materyalle birlikte Avrupa, güneybatı Asya ve en son Özbekistan dahil Orta Asya'da yoğun olarak bulundu. Günümüzde yaklaşık birkaç yüz tane bireye ait Neandertal fosiline ulaşılmıştır. Bunlardan bir kısmı neredeyse tam iskeletlerdir.[9]
Fiziksel farklar
Homo sapiens ile Homo neanderthalensis kafataslarının karşılaştırılması
Neandertaller ile ilk modern insanlar arasındaki en önemli fark güçlülük ve dayanıklılıktır. Neandertaller de tıpkı diğer tarih öncesi insan türleri gibi modern insandan daha güçlü ve dayanıklı canlılardı. İlk modern insanın kol ve baldırları günümüz insanına nazaran daha kalın olmakla birlikte Neandertallere göre daha inceydi. İlk modern insanın el anatomisinin daha hassas tutuş için değiştiği düşünülmektedir. Bacak anatomisinin fazla değişmediği anlaşılmaktadır. Zira tüm Pleyistosen dönemi avcı-toplayıcı topluluklarında hızlı hareket etme önemliydi. Ön dişler küçüldü, yüz kısaldı, çene sivrildi, kaş çıkıntıları küçüldü. Beyin boşluğu daha yukarıya çıktı, yuvarlaklaştı ancak büyümedi. Bunun yanı sıra Neandertallerin geniş kafatasının farklı bir beyin şekli dolayısıyla da farklı bir düşünme yapısına işaret ettiği, bu yüzden de modern insandan daha zeki olabileceği yorumları yapılmaktadır.[20]
Anatomisi
Vücut
Neanderthal insanı ve modern insanın iskelet karşılaştırması, Boule (1912)
Fosil buluntularında Neandertaller'in ortalama yükseklikleri erkeklerde 164 ila 168 cm iken kadınlarda 152 ila 156 cm arasında değişkenlik gösteriyor.[21] Fosillerinin 26 numuneden oluşan örneklerinin incelenmesiyle, ortalama ağırlıklarının erkeklerde 77,6 kg ve kadınlarda 66,4 kg olduğu bulundu.[22]
Beyin
Homo sapiens ve Neanderthal'in kafatası karşılaştırması
Neandertal beyin hacmi, erkekler için ortalama 1.600 cm3 (98 inç3) ve kadınlar için 1.300 cm3'tür (79 inç3),[23][24] modern insanın olası aralığından (yani ortalama olarak erkekler için 1.270 cm3 (78 inç3) ve günümüz kadınlarında 1.130 cm3'tür (69 inç3)) daha büyüktür.[25] 190 ila 25 bin yıl önce 28 modern insan örneği için, cinsiyet dikkate alınmadan ortalama yaklaşık 1.478 cc (90.2 cu inç) idi ve modern insan beyni boyutunun Üst Paleolitik'ten bu yana azaldığı öne sürülüyor. En büyük Neandertal beyni olan Amud 1'in 1.736 cm3 (105.9 inç3)[26] olduğu hesaplandı ve bu, hominidlerde şimdiye kadar kaydedilen en büyük beyinlerden biri. Hem Neandertal hem de insan bebeklerinin ortalama beyin hacmi yaklaşık 400 cm3'tür (24 inç3).[27]
Primat
Primatlar[a] veya iri beyinli yüksek memeliler (Latince: Primates), bir plasentalı memeli takımı. Goril, orangutan, şempanze, gibon ve insan gibi insansıların yanında maymunlar, makimsiler, galagolar, cadı makigiller ve lorigilleri de içerir. Primatların kökenleri 80 ila 55 milyon yıl önce tropikal ormanların ağaçlarında yaşamaya adapte olmaya başlayana küçük kara memelilerinden gelir. 16 familyada sınıflandırılan 430'dan fazla canlı primat türü vardır.[6] Büyük beyinler, görme keskinliği, renk görme, omuz kuşağı gibi birçok primat özelliği, bu zorlu ortamlara adaptasyonları ile oluşmuştur. Primatlar çevik ve hızlı canlılardır. Çoğunluğu ağaçlarda yaşar. Tüm primatlar; ellere, ele benzer ayaklara (ağaçlarda yaşayanlar), ileri bakan gözlere sahiptir.[6][7]
Genel Özellikleri
Anatomik Yapı
Çeşitli maymun ve insansı maymun ayaklarının bir çizimi, Richard Lydekker, 1893
Primatlar, ağaçtaki yaşama uyum sağlamak için genel olarak dört ellidir, bunun yanında kuyruklarını denge ve fazladan tutunma için kullanan türleri bulunur. Elleri çok büyük hareket olanağı sağlar.[8] Diğer etenelilerden ayrı olarak yalnızca primatlarda başparmak ve işaret parmağı cisimleri kavramaya izin veren ve birbirine kenetlenebilen yapıda evrimleşmiştir.
Primatların kafatasının ön tarafında öne bakan gözleri vardır; iki gözlü (dürbün) görüş, tüm büyük insansı maymunların kollara ayrılan ataları için yararlı olan doğru mesafe algılamasına olanak tanır.[9] Göz yuvalarının üzerindeki kemikli bir çıkıntı, çiğneme sırasında zorlanan yüzdeki daha zayıf kemikleri güçlendirir. Nemli burunlu maymunlar, gözlerini korumak için göz yuvasının etrafında bir kemik olan postorbital bir bara sahiptir; aksine, kuru burunlu maymunlar, tamamen kapalı yuvalar geliştirmiştir.[10]
Kafa
Simiyen kafatasları ve beyin kütleleri
Primat kafatası, özellikle antropoidlerde belirgin olan büyük ve kubbeli bir şekle sahiptir. Kafatası, bu grubun ayırt edici bir özelliği olan büyük beyni korur.[9] Endokraniyal hacim (kafatasındaki hacim), insanlarda en büyük insan olmayan primattan üç kat daha büyüktür ve daha büyük bir beyin boyutunu yansıtır.[11] Ortalama endokraniyal hacim insanlarda 1.201 cc, gorillerde 469 cc, şempanzelerde 400 cc ve orangutanlarda 397 cc'dir.[11] Primatların birincil evrimsel eğilimi, beynin, özellikle de duyusal algı, motor komutların üretilmesi, uzaysal akıl yürütme, bilinçli düşünce ve insanlarda dil ile ilgili neokorteksin (serebral korteksin bir parçası) detaylandırılması olmuştur.[12] Diğer memeliler büyük ölçüde koku alma duyularına güvenirken, primatların ağaç yaşamı, dokunsal, görsel olarak baskın bir duyu sistemine,[12] beynin koku alma bölgesinde bir azalmaya ve giderek daha karmaşık sosyal davranışlara yol açmıştır.[13]
Zekâ
Primatlar, memelilerin en zekilerinden biridir. Hayatta kalma mücadelesinde aşırı hız veya güç gibi sivrilmiş fiziksel avantajları bulunmamasına rağmen, zekâlarının getirmiş olduğu kurnazlık, yaratıcılık ve alet kullanma[14] gibi avantajlarla başarılı olurlar.[8]
Davranış
Yeni Dünya maymunları; kuyruklarını, sarılma, kavrama, sallanma, tırmanma ve yiyecek toplamada üçüncü bir el gibi kullanırlar. Düşen yavrularını kurtarmada ve bir ağaçtan diğerine geçmede kuyruklarından maharetle istifade ederler. Bunun için bir ağacı elleriyle kavrarken diğerini de ayakları ve kuyruğuyla kavrayarak bir köprü kurarlar. Yavrular da buradan koşarak geçerler. Bazı türlerin kuyruk uzunluğu boylarından fazladır. İki beyin yarı küresinden biri kuyruğu ötekisi de diğer vücut olaylarını yönetir.
Eski Dünya maymunları hafif ve ufak bedenlidir. Beyinleri daha büyük ve karmaşık olduğundan Yeni Dünya maymunlarından üstündür. Çok az kuyrukları vardır. Kuyruklarının sarılma ve kavrama özellikleri yoktur. Fakat kuyrukları dengelerini sağlamada, duruş vaziyetlerinde ve hatta haberleşmede rol oynar. Maymunun kuyruğunu tutuş vaziyeti, onun sosyal ve hissi durumunu belirtir. Maymunların ayak, taban ve yüzlerinin dışında vücutları tüylüdür. Kaba etleri kılsız olanlar da vardır. Kılsız yerleri kırmızımsı veya mavi renktedir. Büyüklükleri çok değişiktir. Boyları 12–13 cm olan makilerle sahibinin cebine veya bir bardağa rahatça sığabilen minik marmosetten 300 kg ağırlığı olan gorile kadar farklı birçok türü vardır.
Koku alma duyuları çok zayıf olmasına rağmen, görme ve işitmeleri güçlüdür. Çoğunlukla gündüz faaldirler. Çoğunlukla otçul memelilerdir. Ağaç filizleri, yaprak, çiçek, tohum ve meyveler başlıca yiyecekleridir. Bunun yanında böcek, yumurta, leşle beslenip daha iri hayvanların etiyle de beslenen omnivorlar da vardır. Çoğu gruplar halinde tecrübeli bir erkeğin başkanlığında yaşar. Birkaç dişi ve yavrulardan meydana gelen tek erkekli gruplar da vardır. Hamilelik devreleri türlerde farklıdır.
Doğu Brezilya'da yaşayan kuyruğu beyaz halkalı kuisiti (veya ipek maymuncuk) nin gebelik süresi 3,5 aydır. Dişiler yavrularını göğüslerinde veya sırtlarında taşır. Aşırı derecede sevgi gösterirler. Tehlike karşısında erkek sürüyü kahramanca savunur. Primatların vücutları tırmanmaya, sıçramaya, el ve ayakları da kavramaya uygundur. El ve ayaklar beş parmaklıdır. Baş parmak diğer parmakların karşısına geldiğinden, cisimleri mengene gibi rahatça kavrarlar. Kanca tırnaklı birkaç türün dışında çoğunun el parmakları yassı tırnaklıdır. Colobus ve Ateles gibi cinslerde başparmak bulunmaz. Yiyeceklerini ağızlarına götürmek için ellerini kullanırlar. Ellerini kullanmakta çok mahirdirler. Bir kısmı küçük yiyeceklerin tohumlarını çıkarmak için baş ve işaret parmaklarını rahatça kullanırlar.
Yaşadıkları coğrafya
Berberi şebeği
Primatlar tüm dünyaya yayılmışlardır. İnsan dışındaki primatlar başlıca Güney ve Orta Amerika'da, Afrika'da ve Asya'nın güneyinde bulunurlar. Bazı türlerin yaşadıkları alanlar, Amerika kıtasında Meksika'nın güneyi ile Asya'da Japonya'nın kuzeyi kadar kuzey bölgelere ulaşır.
Ekvator'un 40° kuzey ve 40° güney enlemleri arasında rastlanırlar. Avrupa'da yalnız Cebelitarık kıyılarında bulunurlar (Berberi şebeği). Bunların da Afrika'dan geldikleri sanılmaktadır.
Evrimsel tarih
Ana madde: Primatların kökeni ve evrimi
Ayrıca bakınız: İnsanın evrimi
Primatların Euarchontoglires içerisindeki yeri
Genel olarak kabul gören euarchontoglires kladogramı aşağıda gösterilmiştir:
Euarchontoglires
Glires
RodentiaRuskea rotta.png
LagomorphaLepus timidus - 1700-1880 - Print - Iconographia Zoologica -(white background).jpg
Euarchonta
ScandentiaDie Säugthiere in Abbildungen nach der Natur, mit Beschreibungen (Plate 34) (white background).jpg
Primatomorpha
DermopteraCynocephalus volans Brehm1883 (white background).jpg
Primates
Strepsirrhini
LemuriformesFMIB 46849 Primates Maki Moccoe Lemur catta (white background).jpeg
LorisiformesNycticebus (white background).jpg
Haplorrhini
TarsiiformesSäugethiere vom Celebes- und Philippinen-Archipel (Taf. III) (white background) (1).jpg
Simiiformes
PlatyrrhiniDie Säugthiere in Abbildungen nach der Natur, mit Beschreibungen (Plate 8) (white background).jpg
CatarrhiniCynocephalus doguera - 1700-1880 - Print - Iconographia Zoologica - Special Collections University of Amsterdam - (white background).tiff
Diğer yorumlar, Dermoptera ve Scandentia'yı, primatların kardeş grubu olarak "Sundatheria" adlı bir grupta birbirine bağlar.[15][16] Bazı yeni araştırmalar, Scandentia'yı Glires kardeş taksonu olarak kabul ederek Euarchonta'yı geçersiz kılıyor.[17][18]
En güncel filogenetik analizlere göre oluşturulmuş kladogram:
Euarchontoglires
Scandentia (sivri sincapçıklar)Die Säugthiere in Abbildungen nach der Natur, mit Beschreibungen (Plate 34) (white background).jpg
Glires
Rodentia (kemirgenler)Ruskea rotta.png
Lagomorpha (tavşanlar, yabani tavşanlar, pikalar)Lepus timidus - 1700-1880 - Print - Iconographia Zoologica -(white background).jpg
Primatomorpha
Dermoptera (kolugolar)Cynocephalus volans Brehm1883 (white background).jpg
Primates (†Plesiadapiformes, Strepsirrhini, Haplorrhini)Cynocephalus doguera - 1700-1880 - Print - Iconographia Zoologica - Special Collections University of Amsterdam - (white background).tiff
Tarih
Ana madde: Fosil primatlar listesi
En eski primatlardan biri olan Plesiadapis, yaklaşık 55 milyon yıl önce Kuzey Amerika ve Avrupa'da yaşadı
Tüm primatların son ortak atasının yaklaşık 74-77 milyon yıl önce yaşadığı bilgisi moleküler genetik çalışmaların bir sonucudur.[19][20] Bu da nemli burunlu maymunlar (Strepsirrhine) ile kuru burunlu maymunların (Haplorrhini) yaklaşık olarak bu dönemde birbirinden ayrılması gerektiğini savunur; ancak fosil buluntuları bunu biraz daha ileriye taşır. Fosil buluntularına göre ilk gerçek primatlar (Euprimates, öprimat) 55 milyon yıl önce (Paleosen-Eosen sınırı) ortaya çıkmıştır.[21]
Plesiadapiformlar
Ana madde: Plesiadapiformes
Plesiadapiformlar (Plesiadapiformes), primatlara öncül olan, ağaçsıl adaptasyonlara sahip, bazı üyelerinin böcek, bazılarının ise meyve veya bitkilerle beslendiği öne sürülen plasentalı memelilerdir. Bunlar 65 milyon yıl önce (Purgatorius ve Ursolestes) ortaya çıkıp 40 ila 50 milyon yıl önce (prosimiyenlerin ortaya çıkışıyla) yok olmuşlardır.[22]
Prosimiyenler (Prosimii)
Ana madde: Önmaymunlar
Necrolemur, Amerika'nın son prosimiyenlerindendir.
İlk gerçek primatlar, Eosen devresinde Kuzey Amerika, Avrupa, Asya ve Afrika'da bulundu. Bu erken primatlar, makiler gibi günümüzün prosimiyenlerine benziyordu. Bu erken primatlarda, daha büyük beyinler, gözler ve daha küçük ağızlıkların yaygınlaştığı evrimsel değişiklikler devam etti. Eosen'in sonunda, erken prosimiyen türlerinin çoğu, daha soğuk sıcaklıklar veya ilk maymunlardan (Anthropoidea) gelen rekabet nedeniyle yok oldu.[23]
Mevcut nemli burunlu primatlar, muhtemelen orta Eosen'de adapiformlardan türedi. Bir popülasyon kısa süre sonra (~40 myö) Madagaskar'a göç etti ve günümüz makimsilerine yol açtı.
Mevcut tek tarsiiformlar olan cadı makiler, muhtemelen Erken ila Orta Eosen'de maymunların atalarından ayrıldı. Omomyoidlerin cadı makilerin doğrudan ataları olduğu kabul edilir; ancak maymunların ataları olup olmadıkları belirsizdir.[24]
Maymunlar (Anthropoidea/Simiiformes)
Ana madde: Maymunların evrimi
Aegyptopithecus, üst Eosen'de (Priaboniyen) şimdiki Mısır'da yaşamış bir ilkel maymun.
İlk olarak orta Eosen'de (40-45 myö) muhtemelen Asya'da ortaya çıkan maymunlar (bkz. Eosimiidae), daha sonra Afrika'ya göç ettiler; Eosen'in sonunda (yaklaşık 33-35 myö) bir grubun Güney Amerika'ya göç etmesiyle iki ana gruba ayrıldılar: Yeni Dünya maymunları (Platyrrhini) ve Eski Dünya maymunları (Catarrhini).
Oligosen'de (~ 25 myö) Eski Dünya maymunlarından köpeksi maymunlar (Cercopithecidae) ile insansı maymunların (Hominoidea) soyları birbirinden ayrıldı. En erken köpeksi maymunlara Orta Miyosen'de (~ 16 myö) rastlanırken, insansı maymunların fosil kaydı Alt Miyosen (~ 23 myö) ile başlar.
Miyosen'de çeşitlenen insansı maymunlardan en erken ayrılan dal (~ 16 myö) gibonlara (Hylobatiidae), daha sonra orta Miyosen'de ayrılan Ponginae grubu ise orangutanlara (Pongo) yol açtı. Birlikte Homininae alt familyasını oluşturan goril, insan ve şempanzelerin son ortak atasının yaklaşık 10 milyon yıl önce yaşadığı düşünülürken; şempanzelerle (Pan cinsi; bonobo ve bayağı şempanze) insanların (Homo) son ortak atalasının 6.5 ila 9.3 milyon yıl önce yaşadığı düşünülür.[25] Goril ve şempanzelerle ilgili fosil kayıtları çok azdır, bu nedenle evrimsel tarihleri ile ilgili bilinenler genellikle genetik kanıtlara dayanmaktadır; insanlarla ilişkili avustralopitesinlerin ise birçok Pliyosen ve Pleyistosen (5.3–0.012 myö) fosili bilinmektedir.[26]
Sınıflandırma
Primatları ilk kez sınıflandıran Carl von Linné, onları yalnızca 4 cinse ayırmıştı: Homo (insanlar ve şempanze), Simia (diğer insansı maymunlar ve maymunlar), Lemur (prosimiyenler) ve Vespertilio (yarasalar).
Primatlar takımı uzun süre Önmaymunlar, Yeni Dünya maymunları ve Eski Dünya maymunları olarak üç alt takıma ayrılmıştır. En güncel sınıflandırmalara göre nemli burunlular ve kuru burunlular olarak iki alt takıma ayrılırlar.
Aşağıdaki diyagram, yaşamakta olan primatların muhtemel bir sınıflandırmasını göstermekte olup[27][28] ortak isimler taşıyan gruplar sağda gösterilmiştir.
Primatlar
Strepsirrhini
Lemuriformes
Lemuroidea
Cheirogaleidae
Daubentoniidae
Lemuridae
Lepilemuridae
Indriidae
Lorisoidea
Lorisidae
Galagidae
Haplorrhini
Tarsiiformes
Tarsiidae
Simiiformes
Platyrrhini
Callitrichidae
Cebidae
Aotidae
Pitheciidae
Atelidae
Catarrhini
Cercopithecoidea
Cercopithecidae
Hominoidea
Hylobatidae
Hominidae
Bilimsel isimleri olan bütün grupler monofiletikdirler ve bilimsel tasnif sırası, ilgili neslin evrimsel tarihçesini yansıtır. Ananevî olarak isimlendirilmiş gruplar sağda gösterilmiştir; bunlar (Clark'a göre; yukarı bkz.) "yükselen diziler" meydana getirir ve birçok grup parafiletiktir:
"Prosimiyenler" (ön maymunlar) iki monofiletik grup içerir (Strepsirrhini veya maki alt sınıfı, lorisler ve akrabalarıyla beraber Haplorhini'lerin alt takımı tarsierler); gruplama, Primatlardan türemiş olan Simiiformları dışladığı için parafiletik bir gruplamadır.
"Maymunlar", Yeni Dünya ve Eski Dünya maymunlarından teşekkül eden iki monofiletik grup meydana getirirler. Gruplama, ortak ataları Simiiformlardan türemiş olan üst familya Hominoidleri ihtiva etmediğinden parafiletiktir.
"kuyruksuz maymunlar"ın (İng. "apes") bütünü ve bilhassa "büyük kuyruksuz maymunlar" (İng. "great apes") ihtiva eder. İnsanları içermediğinden bu sıralama parafiletiktir.
Böylece iki grup kümesi ve bundan dolayı meydana gelen farklı isimler uyuşmamakta olup bilimsel isimleri genelde ananevî olan ortak isimlerle denkleştirmekte problem yapmaktadır. Mesela Hominoideler süper familyasını ele alalım. Sağdaki ortak isimler açısından bu grup, kuyruksuz maymunlar ve insanlardan meydana gelir ve gruptaki bütün elemanlar için ortak bir isim yoktur. Buna "hominoidler" gibi yeni bir ortak isim vermek, problemin çözümü için bir çaredir. Başka bir ihtimal de kullanılan ortak isimlerden birini daha geniş kapsamlı olarak kullanmaktır. Mesala 2005'te omurgalı paleontolojicisi Benton, kitabında "Kuyruksuz maymunlar, Hominoideler, bugün gibonları ve orangutanları … gorilleri ve şempanzeleri … ve insanları içerir";[29] dolayısıyla Benton "kuyruksuz maymunlar" diye yazarak "hominoidler"i kastetmiştir. Bu durumda bu grup şimdiye kadar "kuyruksuz maymun" olarak adlandırılken şimdi "insandışı kuyruksuz maymunlar" olarak adlandırılmalıdır.
2005 tarihinden itibaren hangi metodolojinin hakim olacağı konusunda birlik yoktur: ananevî (yani ortak), ama parafiletik isimlerin mi, yoksa sadece monofiletik isimlerin mi kullanılacağı; veya 'yeni' ortak isimlerin veya eski isimlerin adaptasyonlarının kullanılacağı konusu açıktır. Rekabet hâlindeki iki teşebbüs biyolojik kaynaklarda bulunmaya devam edecek, hatta çoğu zaman aynı eserin içinde ve bazen aynı yazarca kullanılmaya devam edecek. Böylece Benton, "kuyruksuz maymunlar"ı insanlara dahil ederken tekrar tekrar "kuyruksuz maymun benzeri" (İng. "ape-like") ifadesiyle "insan yerine kuyruksuz maymun gibi" demek istemiştir; ve başkalarının yeni bir fosile karşı reaksiyonlarını yazarken "Orrorinin … insan olacak yerde kuyruksuz maymun olduğu iddiaları…" demektedir.[29]
Varlığını sürdüren primat familyalarının güncel sınıflaması şöyledir:
Takım Primates
Alt takım Strepsirrhini - Nemli burunlu maymunlar
İnfra takım Lemuriformes - Makimsiler
Familya Cheirogaleidae - Kedi makisigiller 30 tür
Familya Lemuridae - Makigiller 19 tür
Familya Lepilemuridae - Oyuncu makigiller 22 tür
Familya İndriidae - İndrigiller 14 tür
Familya Daubentoniidae - Ayay
İnfra takım Lorisiformes - Lorisiler
Familya Lorisidae - Lorisgiller 9 tür
Familya Galagonidae Galagogiller 19 tür
Alt takım Haplorrhini - Kuru burunlu maymunlar
İnfra takım Tarsiiformes- Uzun bacaklı makiler
Familya Tarsiidae - Cadı makigiller 8 tür
İnfra takım Platyrrhini - Yeni Dünya maymunları
Familya Callitrichidae - Marmosetgiller
Familya Cebidae - Kapuçingiller 56 tür
Familya Aotidae - Gece maymunugiller 7 tür
Familya Pitheciidae - Sakigiller 41 tür
Familya Atelidae - Örümcek maymunugiller 24 tür
İnfra takım Catarrhini - Eski Dünya maymunları
Üst familya Cercopithecoidea - Kuyruklu Eski Dünya maymunları
Familya Cercopithecidae - Köpeksi maymunlar 134 tür
Üst familya Hominoidea - İnsansılar
Familya Hylobatidae - Gibongiller 13 tür
Familya Hominidae - İnsangiller 7 tür
Kaynak ve Dipnotlar :
Wikipedia