Konuyu Oyla:
  • Derecelendirme: 0/5 - 0 oy
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
Hayatı Canlı Bir Kur’ân Olarak Yaşamak Neden En Önemli Mesele?
#1
Oku-1 
Hayatı Canlı Bir Kur’ân Olarak Yaşamak Neden En Önemli Mesele?


Kur’ân’ı sadece okumak yeterli mi, yoksa onu hayatımızın merkezine alarak canlı bir şekilde yaşamak mı gerçek mü’minliğin göstergesidir?

Dünyevî hedeflerin kuşatması altında, Kur’ân ile kalbi yoğurma meselesi, şuurlu Müslümanlar tarafından bile çoğu zaman ihmal ediliyor. Öyle ki, bu mühim mesele ehemmiyet sırasında gerilere atılıyor ve ecel geldiğinde ona sıra gelmiyor. Osman Nuri Topbaş Hocaefendi, bu hayati konu hakkındaki düşündürücü görüşlerini paylaşıyor.

CANLI KUR’ÂN: HAYATIN EN ÖNEMLİ ANAHTARI

– İnsan hayatında en mühim mesele; Kur’ân ile kalbi yoğurma... Müslümanlığın en mühim şiârı ve alâmeti de bu: Kur’ân’ı birinci plâna almak.
Canlı Bir Kur’an Olarak Yaşamak Neden Önemli?

Daha doğrusu; Bu hayatı canlı bir Kur’ân olarak yaşayabilmek. Bu; Cenâb-ı Hakk’ı nasıl sevdiğimizin alâmetidir, Rasûlullâh’a nasıl muhabbet duyduğumuzun aynasıdır. Dolayısıyla canlı bir Kur’ân olarak yaşamadığı hâlde onları sevdiğinden bahsetmek; ancak lâfladır, riyâ cümlesindendir.

Kendini kandırmaktır. Yani canlı bir Kur’ân olarak yaşanmazsa; hayatta her şey angarya, her şey boş.

Kimileri fânî bir mevzûya yıllarını gömüyor ve yine de az görüyor, diyor ki: “–Bu işte usta olabilmek öyle kolay değil. Yirmi yılımı verdim, bir yirmi yıl daha vereceğim. O zaman  bambaşka olacak!”

Meselâ bir yabancı lisan için bile; “Üç-beş yıl geceli gündüzlü kendini vermezsen, dil meselesini kökünden hâlledemezsin!” diyor ve öyle yapıyor.

Üstelik; Bunu yapmak için anne-babalar; yığınla masraf ediyor, evlâtlarını batılı ülkelere gönderiyor, gaflet ikliminin içine itmiş oluyor. Ne bunlar gözüne görünüyor; ne ayrılıklar ne de başka ârızalar... Fakat; sıra Kur’ân’a gelince maalesef kimileri sadece yaz aylarında üç-beş haftayı yeterli görüyor. Evlâdından ayrı kalamayacağından dem vuruyor. Köklü bir Kur’ân eğitimine göndermemek için türlü türlü bahaneler ileri sürüyor. Diğer taraftan da Kur’ân kurslarını küçük görüyor. Kendi kültürünü çok zengin bir şey zannediyor ve diğer eğitimleri çok ciddî, olmazsa olmaz kabul ediyor, ancak Kur’ân eğitimini olsa da olur olmasa da şeklinde basit görüyor.

Allah muhafaza bu yaklaşım, yüce kelâmı hafife almak olur. Allah kelâmı ki; Onun kelimelerini hakkıyla ifadeye; deryâlar mürekkep, ağaçlar kalem olsa bile yetmez.

Peygamber Efendimiz, ashâbına İslâm’ı 23 senede tahsil ettirdi. Bu bakımdan; her mü’minin ömrü, baştan sona Kur’ânî bir hayat olmalı. Böyle olmadan fânîlerin kitaplarına gömülen hayatlar, kıyâmet günü eyvah olacak! Ancak ilâhî kelâm ile yaşanan hayatlar, ölümsüz bir mazhariyet içinde olacak.

İşte bu itibarla en mühim mesele; hayatı, canlı bir Kur’ân olarak yaşamak...

İşte; Kur’ân neslinin en büyük özelliği bu. Zaten; İnsan için va‘dolunan dünya ve âhiret saâdeti, ancak Kur’ân’a râm olabilmek mukabilindedir. Çünkü; her hakikat Kur’ân’da gizli, her saâdet îmanda zâhirdir.

Cihanın en hayırlı ve mesut insanları; Kur’ân gölgesi altında toplanan, onun hayat nûru ile nurlanan ve onda fânî olanlar, yani canlı bir Kur’ân hâline gelebilenlerdir. Âyet-i kerimede Hazret-i Peygamber hakkında buyurulan: “(Ey Rasûlüm!) Şüphesiz ki Sen, yüce bir ahlâk üzeresin!..” (el-Kalem, 4) beyânındaki hakikati anlamak için Hazret-i Âişe’ye; “–Rasûlullah’ın ahlâkı nasıldı?” diye sorduklarında mü’minlerin annesi, bu yüce ahlâkı şöyle ifade etmiştir: “–O’nun ahlâkı Hazret-i Kur’ân idi...” (Müslim, Kitâbu’s-salât, 746)

Rabbim hepimize bu ahlâkı ihsan eylesin! Âmîn...
Canlı Kur’ân Olmanın Şartları: Lafzın Temizliği ve Kalbin Takvâsı

Canlı Kur’ân olarak yaşamak için iki husûsiyet şarttır:

    Lâfzın, kıraatin temizliği,
    Kalbin takvâ ile tertemiz olması.

Yani takvâ olmadan kâmil bir ehl-i Kur’ân olabilmek, mümkün değildir.

Cenâb-ı Hakk’a yaklaştırmayan bir ilim, insanın ayağını kaydırabilir. Enâniyete sevk edebilir. Âyet-i kerîmelerde; «az bir bedel» karşılığında Allâh’ın âyetlerini satan, dalâlete düşmüş ehl-i kitap âlimleri hatırlatılmakta ve böyle olmamamız îkaz edilmekte. Zaten faydalı ilim sadece zihne bilgi depolamak değildir. Zihinle beraber, gönül de takvâ ile âhenkli bir şekilde ilmiyle âmil olacak...
Takvâ Olmadan Kâmil Bir Ehl-i Kur’ân Olmak Mümkün mü?

Kur’ân-ı Kerim’de 258 defa takvâ hatırlatılıyor. İlimde derinliği sağlayacak asıl kuvvet de takvâdır. Zira;

وَاتَّقُوا الل َّٰ وَيُعَلِّمُكُم ُ الل

buyuruluyor. Yani: “...Siz takvâ sahibi olun (ki) Allah size öğretir...” (el-Bakara, 282)

Buna bir misal: Sahildeki bir insan yalnız denizin sathını görür. Fakat güçlü bir dalgıç, denizin derinliklerinde nice hârika manzaralar ve hakikatler temâşâ eder.

Kaynak: Osman Nuri Topbaş Hocaefendi ile Mülâkatlar, Yüzakı Yayıncılık

İslam ve İhsan





Signing of RasitTunca

Kar©glan Başağaçlı Raşit Tunca
Smileys-2
Cevapla


Konu ile Alakalı Benzer Konular
Konular Yazar Yorumlar Okunma Son Yorum
Dini-1 İslamiyet'i iyi öğrenmek ve yaşamak için ne yapmak gerekir? RasitTunca 0 335 02-22-2025, 03:00 PM
Son Yorum: RasitTunca
Dini-1 Hadislerin birçok raviden geçtiğini dikkate alırsak, hadislere neden güvenelim RasitTunca 0 326 02-22-2025, 02:58 PM
Son Yorum: RasitTunca
Oku-1 Neden Kur'an dili Arapça'dır? RasitTunca 0 351 02-03-2025, 06:32 PM
Son Yorum: RasitTunca
Dini-1 Tasavvufta Korku ve ümit (havf ve recâ) arasında yaşamak neden önemlidir? RasitTunca 0 317 02-03-2025, 12:29 PM
Son Yorum: RasitTunca
Dini-1 Din Neden Gereklidir ve Vardır? Doğru Din Hangisidir? Neden İslam Tek Doğru Dindir? RasitTunca 0 386 09-23-2024, 03:09 AM
Son Yorum: RasitTunca
Dini-1 Kur'ân'da Kadın ve Erkek Neden Eşit Değil? RasitTunca 0 513 08-13-2024, 05:17 PM
Son Yorum: RasitTunca
Dini-1 Önemli Tecvid Kuralları RasitTunca 0 1,231 01-19-2020, 08:17 PM
Son Yorum: RasitTunca

Hızlı Menü:


Konuyu Okuyanlar: 1 Ziyaretçi