Thread Rating:
  • 0 Vote(s) - 0 Average
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
Kaptan-ı Derya Barbaros Hayreddin Paşa Kimdir?
#1
Oku-1 
   

Kaptan-ı Derya Barbaros Hayreddin Paşa Kimdir?

Hızır Reis veya bilinen adıyla Barbaros Hayreddin Paşa (d. y. 1478, Midilli – ö. 5 Temmuz 1546, İstanbul), Osmanlı İmparatorluğu'nun ilk kaptan paşası ve 25. kaptan-ı deryâsı olan denizci ve askerdir.[1] 16. yüzyılın ilk yarısında gerçekleştirdiği askerî seferlerle Akdeniz'de Osmanlı egemenliğini pekiştirdi.[2] Ayrıca Osmanlı Devleti'nin deniz politikasına ve Tersane-i Amire'ye nizam verdi.

1478 yılı civarında Osmanlı hâkimiyetindeki Midilli'de doğan Hızır Reis, denizcilik kariyerine ağabeyi Oruç'un yanında korsan olarak başladı. 1516'da kardeşler Cezayir'i İspanyollardan ele geçirdi ve Oruç Reis kendisini Cezayir'in sultanı ilan etti. Oruç'un 1518'deki ölümünün ardından Hızır, ağabeyinin "Barbaros" lakabını miras aldı ve Cezayir sultanı oldu. Hızır Reis'e "dinin hayırlısı" anlamına gelen Hayreddin adını, Osmanlı Devleti'ne yaptığı hizmetlerden dolayı dönemin padişahı Yavuz Sultan Selim verdi.[3] Barbaros ismi ise aslında ağabeyi Oruç Reis'e aittir, ama onun ölümünden sonra Hızır Reis tarafından da kullanılmıştır. Bazı tarihçiler bu ismin Oruç Reis'e kızıla çalan sakalı yüzünden verildiğini (İtalyanca; barba: sakal, rossa: kızıl) söylerken, Halil İnalcık bu ismin "Baba Oruç" lakabının bozulmasından oluşmuş olabileceğini söylemektedir.
Barbaros Hayreddin Paşa'nın kullandığı sancak nişanı.

Üst kısımda "Ve uḣrâ tuhibbûnehâ(s) nasrun mina(A)llâhi ve fethun karîb(un)(k) ve beşşiri-lmu/minîn(e)" (Seveceğiniz başka bir kazanç daha var: Allah'tan bir yardım ve yakın bir fetih. Müminleri müjdele!) şeklindeki Saff Suresi'nin 13. ayeti ve "Ya Muhammed" ifadesi bulunmaktadır.

Alt kısımda göbekte Zülfikar kılıcı ve bunun dört köşesinde ise, İslam'ın temsili olan hilal şekillerinin içerisinde sırasıyla sağ üst, sol üst, sağ alt ve sol altta Ebû Bekir, Ömer, Osman ve Ali isimleri, yani Dört Halife'nin isimleri yazmaktadır.

Kılıcın kabza kısmına yakın duran beyaz el ise "Pençe-i Ali Aba"dır. Muhammed, Fatıma, Ali, Hasan ve Hüseyin'i temsil eder.

Denizciler için hayati öneme sahip olan rüzgârın Birleşik İsrail Krallığı'nın kralı ve İslam'da peygamber kabul edilen Süleyman'ın emrine verildiğine inanıldığından, en aşağıda Davud'un Yıldızı bulunmaktadır.

1533'te Barbaros Hızır Reis, Kanuni Sultan Süleyman tarafından Osmanlı donanmasına kaptan-ı deryâ olarak atandı. Aynı yıl Fransa'da bir elçiliğe başkanlık etti, 1535'te ise Tunus'u fethetti. 1538'de Preveze'de Haçlı birliklerine karşı büyük ve kesin bir zafer elde etti ve 1540'larda Fransızlarla ortak seferler düzenledi. Barbaros Hayreddin, 1546'ta Osmanlı başkenti İstanbul'da öldü. Mezarı İstanbul'un Beşiktaş ilçesindeki Barbaros Hayreddin Paşa Türbesi'nde bulunmaktadır.

Hayatı

Barbaros Hayreddin Paşa, Selanik'in Vardar Ağalarından ve Midilli fatihlerinden Türk[4][5][6][7] veya Arnavut[8][9][10] kökenli bir sipahi olan Vardarlı Yakup Ağa ile ada halkından Rum bir kadın olan Katerina'nın[11] dört oğlundan biri olarak 1470'li yıllarda Midilli Adası'nda doğdu. Kendisine verilen "Barbaros" lakabı, İtalyancadaki "kızıl sakal" anlamındaki "barba rossa"dan gelir.

Oruç Reis, genç yaşta kardeşi İlyas ile birlikte deniz ticareti yaparken, Ege Denizi'nde Rodos Şövalyeleri'ne tutsak düştü. Serbest kaldıktan sonra, yaşadığı olayın etkisiyle tüccar yerine korsan olmaya karar verdi. Bir süre sonra kardeşi Hızır Reis de ticareti bırakıp ona katıldı. Akdeniz kıyılarına deniz akınları düzenleyip ganimetler elde ettiler. Tunus'taki Cerbe Adası'nı üs olarak kullanan Hızır Reis ve ağabeyi Oruç Reis’in ünü bütün Akdeniz’e yayıldı. İki kardeş, Tunus Sultanı Muhammed ile anlaşarak Tunus’taki Halkü’l-Vaâd (La Gaulette) liman kalesini kullanmaya başladı. Hızır ve Oruç, ele geçirdikleri ganimetin beşte birini Tunus sultanına veriyorlar, kalan malları da Tunus pazarında satıyorlardı.

Hızır ve Oruç, 1516'da ele geçirdikleri yüklü bir gemiyi armağan olarak Piri Reis himayesinde Osmanlı padişahı Yavuz Sultan Selim'e gönderdi. Bunun üzerine Yavuz Sultan Selim de onlara, verdikleri desteğin bir ifadesi olarak çeşitli armağanlar yolladı. Oruç Reis ve Hızır Reis, ağabeyleri İshak'ın da kendilerine katılmasından sonra korsanlıkla yetinmeyip Kuzey Afrika'da toprak edinmeye başladılar. 1516'da İspanyol karşıtı bir grup tarafından Cezayir'e yerleştiler ve şehrin idarecilerini kanlı bir darbe ile elimine ettiler. Ancak İspanyollar ile olan savaşlarında Oruç Reis'in ölmesi, Hızır'ı da zor durumda bırakmıştı.[12][tam kaynak belirtilmeli]

Gönüllü kuvvetleriyle merkezî bir devletin desteği olmadan tutunamayacağını anlayan Hızır Reis, tekrar İstanbul'a elçiler yollayarak başkentin tâbiyetine girdi. Ancak, Cezayir halkının aleyhine dönmesi, Hayreddin'i şehri terk ettirip Jijel'e çekilmeye zorlayacaktı. Burada üslenerek korsanlığa devam edecek ve güçlendikten sonra 1525'te Cezayir'i yeniden ele geçirmeyi başaracaktı. Ertesi yıl Jijel'e baskın düzenleyen Cenevizli Amiral Andrea Doria'yı yenilgiye uğrattı.

1529 yılında gerçekleşen iki olay, Hızır ve arkadaşları için çok önemli sonuçlar doğuracaktı. Bunlardan biri Aydın Reis'in Habsburg Amirali Portuondo'yu mağlup etmesi, bir diğeri ise Cezayir'in karşısındaki Habsburg Hisarı'nın (Peñón de Argel) ele geçirilmesiydi ki; bu, hem şehri Habsburg toplarının hedefi olmaktan çıkarmış, hem de bir dalgakıran yapılarak kötü bir liman olan Cezayir'in geliştirilmesine olanak sağlamıştır.[13][14][tam kaynak belirtilmeli]

Bu esnada Osmanlı padişahı Kanuni Sultan Süleyman'ın Alman Seferi (1532) sırasında Andrea Doria'nın Mora kıyılarına saldırması, Osmanlıları güç duruma düşürdü. Bunun üzerine Kanuni, Hızır Reis'i İstanbul'a çağırdı ve 1533'te kendisini Osmanlı donanmasının başına kaptan-ı derya (Osmanlıca: قپودان دریا, romanize: Kapudân-ı Deryâ) olarak atadı.

Yavuz Sultan Selim dönemi


Hızır ve Oruç, 1516'da ele geçirdikleri yüklü bir gemiyi armağan olarak Piri Reis himayesinde Osmanlı Padişahı Yavuz Sultan Selim'e gönderdiler. Bunun üzerine Yavuz Sultan Selim de onlara, verdiği desteğin bir ifadesi olarak armağanlar yolladı. Oruç Reis ve Hızır Reis, ağabeyleri İshak'ın da kendilerine katılmasından sonra korsanlıkla yetinmeyip Kuzey Afrika'da toprak edinmeye başladılar. 1516-1517'de İspanyollara karşı savaştılar ve Tenes ve Tlemsen kentlerini ele geçirerek Cezayir'i denetimlerine aldılar. Oruç Reis, Cezayir hükümdarı ilan edildi. İspanyollar ertesi yıl Cezayir’i geri almak için Araplarla birleşerek saldırıya geçti. Bu savaşta Hızır Reis'in ağabeyleri olan İshak Reis ve Oruç Reis öldürüldü.

Hızır Reis, Yavuz Sultan Selim adına para bastırıp hutbe okutarak ona bağlılığını bildirdi. Yavuz Sultan Selim de bunun üzerine Hızır Reis’i Cezayir Beylerbeyliği'ne atayarak koruması altına aldı. Bunun üzerine önce Tunus ve Tlemsen Beyleri birleşerek Cezayir'e yürüdüler. Cezayir şehri dışındaki toprakları alıp Cezayir içindeki halkı ayaklandırdılar. Ayaklanmayı bastıran Hızır Reis, beyleri durdurdu.

1519'da Cezayir'e gelen İspanyol donanmasını mağlup etti. Ama Cezayir halkının durumu ve Tunus Beyi ile yapılan savaşın iyi netice vermemesi üzerine gemileri ve kendine bağlı reislerle Cezayir'i bırakıp Cezayir kentinin doğusunda bulunan, bir Akdeniz sahil kenti olan Cicel'e çekildi.[15]

Barbaros'un Kaptan-ı Derya "Hayreddin" olması
Barbaros Hayreddin Paşa'nın 16. yüzyıl'da Avrupa'da yapılmış, elinde tuttuğu üç uçlu mızrak “Trident” ile denizlerin hâkimi ve tanrısı Poseidon olarak betimlenmiş bir portresi.

Hızır Reis 1520-1525 arasında Avrupa'nın Akdeniz kıyılarını vurarak büyük ganimetler elde etti. 1525'te Cezayir'i yeniden ele geçirdi. Ertesi yıl Jijel'e baskın düzenleyen Cenevizli Amiral Andrea Doria'yı yenilgiye uğrattı. Kanuni Sultan Süleyman'ın Alman seferi sırasında Andrea Doria'nın Mora kıyılarına saldırması Osmanlıları güç duruma düşürdü. Bunun üzerine Kanuni, Hızır Reis'i İstanbul'a çağırdı ve 1533'te Yavuz Sultan Selim'in "Hayreddin" adını verdiği Hızır Reis'i Osmanlı donanmasının başına (kaptan-ı derya) atadı.

Hayreddin Paşa 1534'te Akdeniz'e açıldı ve İtalya kıyılarına seferler düzenleyip Tunus'u ele geçirdi. Ancak Andrea Doria komutasındaki Haçlı donanması karşısında ertesi yıl Tunus'u bırakmak zorunda kaldı ve İstanbul'a döndü. 1536'da daha güçlü bir donanmayla yeniden Akdeniz'e açılan Barbaros, İtalya kıyılarını vurdu ve Ege Denizi'ndeki Venedik adalarını Osmanlı topraklarına kattı.

Preveze Deniz Savaşı

I. Süleyman'ın Hızır Hayreddin Paşa'yı kabulü(1533)

Osmanlıların Akdeniz’deki denetiminin artması üzerine, Papalık, Venedik, Ceneviz, Malta, İspanya ve Portekiz gemilerinden oluşan bir "Haçlı donanması" kuruldu ve başına Andrea Doria getirildi. Osmanlı donanması ile Haçlı donanması 1538'de Arta Körfezi önlerinde karşılaştı. Haçlıların 600'den fazla gemisi vardı. Bunun 308'i harp teknesi olup, 120'si en büyük oturak gemileriydi. Haçlılar donanmaya on binlerce forsadan başka 60 bin asker bindirmişlerdi. Hayreddin Paşa komutasında ise 122 kadırga ve forsalar dışında 20 bin asker vardı. Toplamı 80 bin kişiyi bulan bir deniz savaşı daha önce hiç görülmemişti. Savaş sonucunda haçlı donanması 128 gemisini kaybetmiş, 29'u da Osmanlı denizcileri tarafından ele geçirilmişti. Hayreddin Paşa hiçbir gemisini kaybetmezken 400 kadar leventi savaşta ölmüştü. Hayreddin Paşa, tarihe Preveze Deniz Savaşı olarak geçen savaşın mutlak galibiyetini Osmanlı Devleti'ne kazandıran Kaptan-ı Derya olarak adını tarihe yazdıracaktı. Bu zafer Osmanlı Devleti’nin Akdeniz'deki egemenliğini pekiştirdi.
Barbaros Hayreddin Paşa komutasındaki Osmanlı donanması 1543'te Fransa, Toulon limanında. Matrakçı Nasuh'un eseri.

Kutsal Roma-Cermen İmparatoru Şarlken, Preveze’nin öcünü almak için 1541'de Cezayir'e saldırdıysa da başarılı olamadı. Bu arada Fransa Kralı I. François, Şarlken'e karşı Osmanlılardan yardım isteyince Kanuni, Barbaros’u Fransa’nın Akdeniz kıyılarına gönderdi. Barbaros, Toulon'da Fransız donanmasıyla birleşerek 1543'te Nice'i aldı (Nice Kuşatması). Ertesi yıl İstanbul’a dönen Barbaros Hayreddin Paşa, 4 Temmuz 1546’da burada öldü, Beşiktaş'taki türbesine defnedildi.

Etkileri

Barbaros Hayreddin Paşa Türbesi, Beşiktaş.

Osmanlı Devleti'nin kaptan paşaları, hil'atlerini Barbaros'un Beşiktaş'taki türbesinde giyerlerdi, bu törende dua edilir ve fakir fukaraya yemek verilirdi.

Sefere çıkan veya tatbikata giden Türk savaş gemileri -günümüzde dahi- bu türbenin önünden geçerken Barbaros'u top atışıyla selamlarlar.

Barbaros Hayreddin Paşa’nın anısına 1941-1943’te İstanbul’un Beşiktaş semtinde dikilen Barbaros Anıtı, ünlü heykelciler Ali Hadi Bara ile Zühtü Müridoğlu tarafından yapılmıştır. Heykelin arkasında Yahya Kemal Beyatlı'nın şu dizeleri yazılıdır:

    Deniz ufkunda bu top sesleri nereden geliyor?
    Barbaros, belki, donanmayla seferden geliyor!
    Adalar'dan mı? Tunus'dan mı, Cezayir'den mi?
    Hür ufuklarda donanmış iki yüz pare gemi
    Yeni doğmuş aya baktıkları yerden geliyor;
    O mübarek gemiler hangi seherden geliyor?

Beşiktaş'taki Kadıköy iskelesine Beşiktaş Barbaros Hayrettin Paşa İskelesi adı verildi ve mimarlar Erkan İnce ile M. Hilmi Şenalp tarafından Osmanlı mimarisi tarzında yenilendi.

Türk donanmasındaki muhtelif gemilere adı verildi.
Muharebelerinin kronolojisi
Barbaros Hayreddin Paşa’nın İstanbul Deniz Müzesi’ndeki büstü

    Oruç Reis'in Ege Denizi'nde Rodos Şövalyelerine tutsak düşmesi, kardeşi İlyas Reis'in ölmesi.
    1510: Oruç Reis serbest kaldıktan sonra, yaşadığı olayın etkisiyle tüccar yerine korsan olmaya karar verdi.
    Oruç Reis, Akdeniz kıyılarına akınlar düzenledi ve ganimetler elde etti.
    Hızır Reis ticareti bırakarak Cerbe Adası'na gelip ağası (ağabeyi) Oruç Reis ile beraber korsanlığa başladı.
    1512: İki kardeş Tunus Sultanı Muhammed ile anlaşarak Tunus'taki Halkü'l-Vaâd (La Gaulette) limanını kullanmaya başladı.
    1516-1517: İspanyollara karşı savaştı ve Tenes, Tlemsen ve Oran kentlerini ele geçirerek Cezayir'i denetimlerine aldılar.
    1517: Oruç Reis Cezayir hükümdarı ilan edildi.
    1518: İspanyollar Cezayir’i geri almak için Araplarla birleşerek saldırıya geçtiler. Bu savaşta kardeşleri İshak Reis ve Oruç Reis öldüler.
    1518: Yavuz Sultan Selim, Hızır Reis'i Cezayir Beylerbeyliği'ne atayarak koruması altına aldı.
    1519: Hızır Reis, İspanya donanmasını yenilgiye uğrattı.
    Cezayir'i bırakarak Şerşel Adaları'na çekildi.
    1520-1525: arasında Avrupa'nın Akdeniz kıyılarını vurarak büyük ganimetler elde etti.
    1530: Cezayir'i yeniden ele geçirdi.
    1531: Jijel'e baskın düzenleyen Cenevizli Amiral Andrea Doria'yı yenilgiye uğrattı.
    1534: Akdeniz'e açıldı ve İtalya kıyılarına seferler düzenledi.
    1534:Tunus'u ele geçirdi. Ancak Haçlı donanması karşısında Tunus'u bırakmak zorunda kaldı.
    1536: Daha güçlü bir donanmayla İtalya kıyılarını vurdu.
    1536: Ege Denizi'ndeki Venedik adalarını Osmanlı topraklarına kattı.
    1536: Otranto’yu fethederek İtalya’ya ayak bastı.
    1538: Preveze Deniz Savaşı'nda Haçlı donanmasını yendi.
    1543: Toulon'da Fransız donanmasıyla birleşerek Kutsal Roma Germen İttifakını yenerek Nice'i aldı.

İçinde bulunduğu savaşlar listesi

    1512: Bicâye Kuşatması
    1513: Cicelli'nin Ele Geçirilmesi
    1515: Bicâye'nin Ele Geçirilmesi
    1516: Cezayir'in ele geçirilmesi
    1516: Cezayir Saldırısı
    1518: Tilimsan'ın Fethi
    1519: Cezayir Saldırısı
    1520: Şersel'in Fethi
    1520: Collo Limanının Alınması
    1520: Annaba ve Konstantin'in Fethi
    1525: Cezayir'in Yeniden Fethi
    1529: Cezayir Adası'nın Fethi
    1534: İtalyan Kasabalarına Yapılan Saldırılar
    1534: Tunus'un Fethi
    1535: Maó'nun Yağmalanması
    1537: Korfu Kuşatması
    1537: Osmanlı-Venedik Savaşı
    1538: Ege Adalarının Fethi
    1538: Preveze Deniz Muharebesi
    1543: Nice Kuşatması
    1544: Lipari'nin Yağmalanması

Kitapları

    Gazavat-ı Hayrettin Paşa'nın tam metni vikikaynakta yer almaktadır

Gazavat-ı Hayrettin Paşa - Türk Edebiyat tarihinin ilk otobiyografi denemesidir. Eserin baş tarafında da belirtildiği gibi Barbaros Hayreddin Paşa biyografisini Seyyid Muradi'ye yazdırmıştır. Kanuni Sultan Süleyman bir gün Barbaros Hayreddin'i huzuruna çağırmış ve ferman etmiş: "Bre Hayrettin bir kulun ömrüne bu kadar az zamanda bu kadar çok fütuhat düşmez. Bana ister manzum ister mensur bir eser yaz ben de hazine-i amiremde saklayayım ki bizden sonra gelecek nesillere ibret ve ders olsun." Bu ferman üzerine kendi söylemiş, Seyyid Muradi yazmıştır. Ayrıca Gaye-el Mûna diye bir kitap daha yazdı.
Hakkında yayımlanan kitaplar

    Efsane (Bir 'Barbaros' Romanı) - İskender Pala
    Kaptan-ı Derya - Ebubekir Subaşı
    "Barbaros! Sevgilim..." - Halil Bezmen
    Sultanın Amirali Barbaros Hayrettin - Ernle Bradford
    Denizler Sultanı Barbaros Hayrettin Paşa - Ali Rıza Seyfi
    Barbaros Hayrettin Geliyor - Feridun Fazıl Tülbentçi
    Barbaros Hayrettin Paşa - Aziz Erdoğan
    Barbaros Hayrettin Paşa'nın Hatıraları- Ertuğrul Düzdağ
    Hızır Barbaroso Hayreddin - Dursun Saral

Popüler kültürdeki yeri

    1951 yapımı Barbaros Hayreddin Paşa filminde Barbaros Hayreddin Paşa, Cüneyt Gökçer tarafından canlandırılmıştır.
    2003 yapımı Hürrem Sultan adlı dizide Halil Kumova tarafından canlandırılmıştır.
    2011-2014 yılları arasında yapılan Muhteşem Yüzyıl adlı dizide ise Tolga Tekin tarafından canlandırılmıştır.
    Karayip Korsanları adlı Hollywood yapımı sinema filmi serisinde, "Captain Barbossa" karakteri de, Barbaros Hayreddin Paşa'dan esinlenilmiş ve Geoffrey Rush tarafından canlandırılmıştır.
    2021 yapımı Barbaroslar: Akdeniz'in Kılıcı adlı dizide Ulaş Tuna Astepe tarafından canlandırılmıştır.
    2022 yapımı Barbaros Hayreddin: Sultanın Fermanı adlı dizide Tolgahan Sayışman tarafından canlandırılmaktadır.

Kaynak ve Dipnotlar

Wikipedia

   

   

   

   

   





Signing of RasitTunca
[Image: attachment.php?aid=107929]
Kar©glan Başağaçlı Raşit Tunca
Smileys-2
Reply


Forum Jump:


Users browsing this thread: 1 Guest(s)